Eğer bir kardiyolog iseniz ve bir düğüne, akşam yemeğine veya alkolün sunulduğu başka bir ortama
gittiyseniz, her zaman birisi size alkolün, özellikle kırmızı şarabın kalbiniz için iyi olduğunu
söyleyecektir. Bu durumda üç seçeneğiniz vardır: Onlarla hemfikir olabilir ve keyfinizi bozulmaz;
onlara katılmayıp, nedenselliği, randomize edilmemiş verilerden sonuç karmaşıklığını açıklamaya
çalışıp sonucu olmayan tartışmalı bir tartışmaya girebilirsiniz veya konuyu spor, politika gibi daha az
riskli konulara çevirebilirsiniz. Ben genelde üçüncü yolu tercih ederim.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), alkolü dünya çapında yılda 3,3 milyon ölüme katkıda bulunan, kanser ve
diğer kalp dışı risklere arttıran toksik bir madde olarak adlandırmaktadır. Alkol ayrıca kan basıncını
artırabilir ve aşırı miktarlarda tüketildiği zaman alkolik kardiyomiyopati denen kalp yetmezliği
tablosuna neden olabilir.
Kalp hastalıkları ve beslenme kılavuzlarında tüketilecek alkol miktarı net olarak belirtilmemiştir. Çoğu
kılavuzda ılımlı tüketime izin verirken bu miktarın ne olduğu çok açık değildir. İçkinin içerdiği alkol
miktarı da cinsine ve ülkesine göre değişmektedir. 2018 yılında Lancet dergisinde yayınlanan bir
çalışmada; haftalık olarak en fazla 100 gram alkol tüketenlerin daha fazla tüketenlere göre ortalama 2
yıl daha fazla yaşadıkları gösterilmiş. Alkol miktarı arttıkça felç, kalp damar hastalığı, kalp yetmezliği
ve hipertansiyon görülme riski de artmış. Aynı dergide yayınlanan başka bir çalışmada; sağlık
açısından güvenli alkol miktarı sıfır olarak hesaplanmıştır.
Sonuç olarak alkol alıyorsak miktarı haftada 100 gramı geçmemelidir. Ama en önemlisi; kalbe iyi
geliyor diyerek içkiye hiç başlanmamalıdır.